Pttcell, Posta ve Telgraf Teşkilatı Anonim Şirketi (PTT A.Ş.) tarafından 2013 yılında kurulan bir mobil iletişim markasıdır. Bu hizmet, TT Mobil İletişim Hizmetleri A.Ş. tarafından sağlanmaktadır. Pttcell, Türkiye'de mobil iletişim hizmeti sunan bir sanal mobil ağ operatörüdür (MVNO).
PTT, 23 Ekim 1840 tarihinde Sultan Abdülmecid döneminde "Posta Nezareti" adıyla kurulmuştur. Zamanla gelişerek günümüzdeki adını almıştır.
Güncel Kampanyalar ve Tarifeler (17 Nisan 2025)
Pttcell, 2025 yılı Nisan ayı itibarıyla yeni hat alacak veya numarasını taşıyacak müşterilere özel kampanyalar sunmaktadır. Bu kampanyalar, faturalı hatlar için geçerlidir ve 30 Nisan 2025 tarihine kadar devam edecektir.
Faturalı Tarifeler:
Her Yerde 1 GB: 500 DK + 100 SMS + 1 GB internet – Aylık 90 TL
Her Yerde 5 GB: 1000 DK + 100 SMS + 5 GB internet – Aylık 122 TL
Her Yerde 10 GB: 1000 DK + 100 SMS + 10 GB internet – Aylık 158 TL
Her Yerde 20 GB: 1000 DK + 100 SMS + 20 GB internet – Aylık 203 TL
Her Yerde 30 GB: 1000 DK + 100 SMS + 30 GB internet – Aylık 248 TL
Bu kampanyalar kapsamında, Pttcell'lilerle sınırsız konuşma ve faturalı hat kullanıcılarına özel sınırsız WhatsApp mesajlaşma imkânı sunulmaktadır. Ayrıca, 1 GB, 5 GB, 10 GB ve 20 GB tarifelerinde ilk 3 ay internet paketleri ikiye katlanmaktadır.
Emeklilere Özel Kampanya:
Pttcell, emekli müşterilerine özel olarak %10 indirimli tarifeler sunmaktadır. Bu kampanya, 28 Ocak 2025 tarihinden itibaren geçerlidir ve 12 fatura dönemi boyunca devam edecektir.
Faturasız Paketler:
Pttcell, faturasız hat kullanıcıları için çeşitli paketler sunmaktadır. Örneğin, "Cömert 3 GB Paketi" ile her yöne 500 dakika, 500 SMS ve 3 GB internet aylık 26 TL karşılığında sunulmaktadır. Benzer şekilde, "Cömert 6 GB Paketi" aylık 32 TL, "Cömert 9 GB Paketi" aylık 38 TL ve "Cömert 15 GB Paketi" aylık 45 TL'dir.
Pttcell'e geçiş yapmak isteyen müşteriler, PTT iş yerlerinden yeni hat tesisi, numara taşıma ve yedek SIM kart işlemlerini gerçekleştirebilirler. Kampanyalardan yararlanmak için belirtilen tarihler içinde başvuru yapılması gerekmektedir.
Not: Tarife ve kampanya detayları zamanla değişebilir. Güncel bilgiler için pttcell.com.tr adresi ziyaret edilebilir.
şanlıurfa'da faaliyet gösteren yörem baklava isimli işletmenin deposunda yapılan denetimde, 11 ton küflenmiş ve kurtlanmış ceviz içi ele geçirilmiş. olay, eyyübiye ilçe tarım ve orman müdürlüğü ile zabıta ekipleri tarafından organize sanayi bölgesi'nde bulunan imalathanede yapılan kontroller sırasında ortaya çıkmış.
kurtlanmış ceviz içi
![yörem baklava'nın deposunda 11 ton kurtlanmış ceviz bulunması yörem baklava'nın deposunda 11 ton kurtlanmış ceviz bulunması]()
cevizlerin büyük kısmının yurt dışından ithal edildiği belirtilmiş ve hijyenik olmayan koşullarda depolandığı tespit edilmiş. güvelenmiş, küflenmiş, resmen çürümüş cevizlerin kullanılması planlanan yer de baklava üretimi.
yaklaşık 11 tonluk bozuk ürün, belediye ekipleri tarafından kamyonlara yüklenerek imha edilmek üzere depodan çıkarılmış. firma hakkında yasal işlem başlatıldığı da açıklanmış.
hem insan sağlığını hiçe sayan bir durum, hem de sektörün geneline güveni zedeleyen bir olay. markanın adı yörem ama bu tablo hiç kimsenin yöresine yakışmaz.
kurtlanmış ceviz içi
cevizlerin büyük kısmının yurt dışından ithal edildiği belirtilmiş ve hijyenik olmayan koşullarda depolandığı tespit edilmiş. güvelenmiş, küflenmiş, resmen çürümüş cevizlerin kullanılması planlanan yer de baklava üretimi.
yaklaşık 11 tonluk bozuk ürün, belediye ekipleri tarafından kamyonlara yüklenerek imha edilmek üzere depodan çıkarılmış. firma hakkında yasal işlem başlatıldığı da açıklanmış.
hem insan sağlığını hiçe sayan bir durum, hem de sektörün geneline güveni zedeleyen bir olay. markanın adı yörem ama bu tablo hiç kimsenin yöresine yakışmaz.
Abi FT'de denk geldim, Ekrem İmamoğlu'nun Silivri Cezaevi'nden yazdığı bir makale yayınlanmış. Başlığı “Why Turkey's democratic future matters for the world” yani “Türkiye'nin demokratik geleceği neden dünya için önemli”.
Makale bildiğin sert, açık, net. Adam diyor ki, “Ben şu an bu satırları Silivri'deki hücremden yazıyorum. Hakkımda bir mahkûmiyet kararı yok. Politik tutukluyum.” ve bunu Financial Times'ta yayımlıyor.
Bir yandan da ekonomik kriz, baskılar, halk hareketleri ve CHP'nin 2024 yerel seçim başarısı üzerinden demokrasi mücadelesini anlatıyor. NATO'dan Avrupa Birliği'ne kadar Türkiye'nin dünya için neden kritik olduğunu, baskı altındaki rejimlerin bölgesel istikrarsızlığı artırdığını detaylı şekilde aktarmış.
İmamoğlu'nun tutuklanması sonrası öğrencilerle başlayan protestolar, kitlesel boykotlar, ve 15 milyon kişinin katıldığı ön seçimden bahsediyor. Bu hareketin sadece Türkiye için değil, dünya demokrasisi için de bir eşik olduğunun altını çiziyor.
Ve en sonunda diyor ki:
“Otoriterliğin dalgası Türkiye'den başladıysa, geri itilişi de buradan başlayacak.”
Cidden, Silivri'den yazılmış bir demokrasi manifestosu gibi.
Ekrem İmamoğlu'nun FT'de yayımlanan makalesinin Türkçe çevirisi:
(Metin FT'ye aittir; çeviri bilgi amaçlıdır.)
Türkiye'nin demokratik geleceği neden dünya için önemli
Yazar: Ekrem İmamoğlu – İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı
Silivri Cezaevi'nden yazılmıştır
"Avrupa ve Asya'yı birbirine bağlayan, Karadeniz ve Doğu Akdeniz'i denetleyen Türkiye, kültürlerin ve çatışma bölgelerinin kesişim noktasında yer alıyor. Kuzeyde Ukrayna savaşı, güneyde Orta Doğu. Tüm bu ortamda Türkiye, küresel ticaret, güvenlik ve diplomasi açısından kilit bir aktör. Bizim yönümüz sadece bizim için değil, uluslararası düzenin istikrarı için de önemli.
Osmanlı İmparatorluğu'nun çöküşünden bu yana Türkiye, modernleşme yolunda ilerleyen, çoğunluğu Müslüman olan laik ve demokratik bir cumhuriyet modeli sundu. Ancak Recep Tayyip Erdoğan'ın 22 yıllık iktidarı altında bu model çözüldü. Demokratik kurumlar zayıfladı, muhalefet suç haline getirildi, yargı siyasi bir araca dönüştü. Bu demokratik çöküş ekonomik krizi derinleştirdi ve halkta umutsuzluk yarattı.
2019 yılında İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı olduktan sonra bu tabloya alternatif bir yol sunmaya çalıştım. Erdoğan'ın vaatleri bol ama icraatı az olan otoriter popülizmine karşı, insan onuruna, pratik çözümlere ve kamu güvenine dayalı bir belediyecilik anlayışı benimsedik. Bu yaklaşım, 2024'te 16 milyonluk İstanbul'da üçüncü kez seçilmemle onaylandı. Bu zafer aynı zamanda Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) için ulusal çapta büyük bir başarıydı. Halk net bir mesaj verdi: Değişim istiyoruz.
Halk desteği arttıkça, cumhurbaşkanlığı adaylığımı açıkladım. Ancak iktidar bu ivmeyi kabul etmek yerine baskıyı artırdı. Belediyemize yönelik çok sayıda soruşturma ve tehdit devreye sokuldu. 30 yıldan fazla süredir elimde olan üniversite diplomam, hiçbir gerekçe gösterilmeden iptal edildi. Ve 19 Mart'ta, adaylığımın açıklanmasından dört gün önce evim yüzlerce polisle kuşatıldı. Hakkımda yolsuzluk ve teröre yardım gibi asılsız suçlamalarla gözaltına alındım. Benimle birlikte 100'den fazla kişi, en yakın danışmanlarım ve belediye çalışanları da gözaltına alındı.
Bu satırları, birçok seçilmiş temsilcinin, akademisyenin, gazetecinin ve aktivistin de tutulduğu Silivri Cezaevi'ndeki hücremden yazıyorum. Hakkımda hiçbir mahkûmiyet kararı yok. Birkaç “gizli tanığın” söylentileri dışında elle tutulur delil de yok. Ben bir siyasi tutukluyum.
Beni hapsetmek Erdoğan'ın zaferi değil, aksine bir uyanışa neden oldu. Önce öğrenciler sokağa çıktı. Ardından yüz binlerce kişi sokak gösterilerine ve Erdoğan'a yakın medya ve markalara karşı boykotlara katıldı. CHP'nin ön seçiminde 15 milyondan fazla yurttaş, beni cumhurbaşkanı adayı olarak belirledi. Bu, demokrasiye sahip çıkma hareketidir.
İktidarın beni devre dışı bırakma girişimi, yapay bir kriz yarattı ve Merkez Bankası, Türk lirasını desteklemek için döviz rezervlerini hızla tüketmek zorunda kaldı. 2023'teki neredeyse çöküşün ardından açıklanan “rasyonel ekonomik politikalara dönüş” söylemi, bir kez daha siyasi kaygılarla rafa kalktı.
Türkiye'nin istikrarı hiçbir zaman yalnızca kendi halkı için önemli olmadı. NATO'nun ikinci büyük ordusuna, Avrupa Konseyi üyeliğine ve uzun süredir süregelen AB üyelik adaylığına sahip olan ülkemizin politik yönelimi; Avrupa, transatlantik ittifakı, Orta Doğu ve Kafkaslar'ın güvenliği için kritik önemdedir. Ukrayna savaşı, bu jeopolitik hatta stratejik iş birliğinin ne kadar acil olduğunu gösterdi. Suriye'deki gelişmeler ve Gazze'de yaşanan trajedi ise istikrarsızlığın sınırları ne kadar hızlı aşabileceğini ortaya koyuyor.
Bu bağlamda, demokratik ve laik bir Türkiye sadece faydalı değil, hayati önemdedir. AB kendini büyüyen tehditlere karşı güçlendirmeye çalışırken, Türkiye'deki demokratik bir yönetim vazgeçilmezdir. Gençlerini susturan, muhalefeti ezen ve korkuyla yöneten bir rejim, sadece bölgesel huzursuzluğu derinleştirir.
Küresel tedarik zincirleri yeniden şekillenirken, Türkiye'nin coğrafi konumu ve sanayi altyapısı onu doğal bir ortak haline getiriyor. Ancak bu potansiyel, yalnızca güvenilir, şeffaf ve kurallara dayalı bir ekonomi politikasıyla mümkün olabilir. Aksi halde, yatırımcı güveni kaybolur, sermaye başka yerlere kayar.
Türk halkı iki yüzyıldan uzun süredir anayasal yönetim, sivil temsil ve adalet için mücadele ediyor. Bu da, otoriterliğin Türkiye'nin “doğal hali” olduğu yönündeki efsaneyi çürütüyor. Dünya genelinde demokratik dayanışma, ortak geleceğimizin inşası için bugün her zamankinden daha önemli. Demokrasi gerilemesinin dalgası Türkiye'den başlamış olabilir. Ama buna karşı direniş de buradan başlayacak." kaynak
Makale bildiğin sert, açık, net. Adam diyor ki, “Ben şu an bu satırları Silivri'deki hücremden yazıyorum. Hakkımda bir mahkûmiyet kararı yok. Politik tutukluyum.” ve bunu Financial Times'ta yayımlıyor.
Bir yandan da ekonomik kriz, baskılar, halk hareketleri ve CHP'nin 2024 yerel seçim başarısı üzerinden demokrasi mücadelesini anlatıyor. NATO'dan Avrupa Birliği'ne kadar Türkiye'nin dünya için neden kritik olduğunu, baskı altındaki rejimlerin bölgesel istikrarsızlığı artırdığını detaylı şekilde aktarmış.
İmamoğlu'nun tutuklanması sonrası öğrencilerle başlayan protestolar, kitlesel boykotlar, ve 15 milyon kişinin katıldığı ön seçimden bahsediyor. Bu hareketin sadece Türkiye için değil, dünya demokrasisi için de bir eşik olduğunun altını çiziyor.
Ve en sonunda diyor ki:
“Otoriterliğin dalgası Türkiye'den başladıysa, geri itilişi de buradan başlayacak.”
Cidden, Silivri'den yazılmış bir demokrasi manifestosu gibi.
Ekrem İmamoğlu'nun FT'de yayımlanan makalesinin Türkçe çevirisi:
(Metin FT'ye aittir; çeviri bilgi amaçlıdır.)
Türkiye'nin demokratik geleceği neden dünya için önemli
Yazar: Ekrem İmamoğlu – İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı
Silivri Cezaevi'nden yazılmıştır
"Avrupa ve Asya'yı birbirine bağlayan, Karadeniz ve Doğu Akdeniz'i denetleyen Türkiye, kültürlerin ve çatışma bölgelerinin kesişim noktasında yer alıyor. Kuzeyde Ukrayna savaşı, güneyde Orta Doğu. Tüm bu ortamda Türkiye, küresel ticaret, güvenlik ve diplomasi açısından kilit bir aktör. Bizim yönümüz sadece bizim için değil, uluslararası düzenin istikrarı için de önemli.
Osmanlı İmparatorluğu'nun çöküşünden bu yana Türkiye, modernleşme yolunda ilerleyen, çoğunluğu Müslüman olan laik ve demokratik bir cumhuriyet modeli sundu. Ancak Recep Tayyip Erdoğan'ın 22 yıllık iktidarı altında bu model çözüldü. Demokratik kurumlar zayıfladı, muhalefet suç haline getirildi, yargı siyasi bir araca dönüştü. Bu demokratik çöküş ekonomik krizi derinleştirdi ve halkta umutsuzluk yarattı.
2019 yılında İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı olduktan sonra bu tabloya alternatif bir yol sunmaya çalıştım. Erdoğan'ın vaatleri bol ama icraatı az olan otoriter popülizmine karşı, insan onuruna, pratik çözümlere ve kamu güvenine dayalı bir belediyecilik anlayışı benimsedik. Bu yaklaşım, 2024'te 16 milyonluk İstanbul'da üçüncü kez seçilmemle onaylandı. Bu zafer aynı zamanda Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) için ulusal çapta büyük bir başarıydı. Halk net bir mesaj verdi: Değişim istiyoruz.
Halk desteği arttıkça, cumhurbaşkanlığı adaylığımı açıkladım. Ancak iktidar bu ivmeyi kabul etmek yerine baskıyı artırdı. Belediyemize yönelik çok sayıda soruşturma ve tehdit devreye sokuldu. 30 yıldan fazla süredir elimde olan üniversite diplomam, hiçbir gerekçe gösterilmeden iptal edildi. Ve 19 Mart'ta, adaylığımın açıklanmasından dört gün önce evim yüzlerce polisle kuşatıldı. Hakkımda yolsuzluk ve teröre yardım gibi asılsız suçlamalarla gözaltına alındım. Benimle birlikte 100'den fazla kişi, en yakın danışmanlarım ve belediye çalışanları da gözaltına alındı.
Bu satırları, birçok seçilmiş temsilcinin, akademisyenin, gazetecinin ve aktivistin de tutulduğu Silivri Cezaevi'ndeki hücremden yazıyorum. Hakkımda hiçbir mahkûmiyet kararı yok. Birkaç “gizli tanığın” söylentileri dışında elle tutulur delil de yok. Ben bir siyasi tutukluyum.
Beni hapsetmek Erdoğan'ın zaferi değil, aksine bir uyanışa neden oldu. Önce öğrenciler sokağa çıktı. Ardından yüz binlerce kişi sokak gösterilerine ve Erdoğan'a yakın medya ve markalara karşı boykotlara katıldı. CHP'nin ön seçiminde 15 milyondan fazla yurttaş, beni cumhurbaşkanı adayı olarak belirledi. Bu, demokrasiye sahip çıkma hareketidir.
İktidarın beni devre dışı bırakma girişimi, yapay bir kriz yarattı ve Merkez Bankası, Türk lirasını desteklemek için döviz rezervlerini hızla tüketmek zorunda kaldı. 2023'teki neredeyse çöküşün ardından açıklanan “rasyonel ekonomik politikalara dönüş” söylemi, bir kez daha siyasi kaygılarla rafa kalktı.
Türkiye'nin istikrarı hiçbir zaman yalnızca kendi halkı için önemli olmadı. NATO'nun ikinci büyük ordusuna, Avrupa Konseyi üyeliğine ve uzun süredir süregelen AB üyelik adaylığına sahip olan ülkemizin politik yönelimi; Avrupa, transatlantik ittifakı, Orta Doğu ve Kafkaslar'ın güvenliği için kritik önemdedir. Ukrayna savaşı, bu jeopolitik hatta stratejik iş birliğinin ne kadar acil olduğunu gösterdi. Suriye'deki gelişmeler ve Gazze'de yaşanan trajedi ise istikrarsızlığın sınırları ne kadar hızlı aşabileceğini ortaya koyuyor.
Bu bağlamda, demokratik ve laik bir Türkiye sadece faydalı değil, hayati önemdedir. AB kendini büyüyen tehditlere karşı güçlendirmeye çalışırken, Türkiye'deki demokratik bir yönetim vazgeçilmezdir. Gençlerini susturan, muhalefeti ezen ve korkuyla yöneten bir rejim, sadece bölgesel huzursuzluğu derinleştirir.
Küresel tedarik zincirleri yeniden şekillenirken, Türkiye'nin coğrafi konumu ve sanayi altyapısı onu doğal bir ortak haline getiriyor. Ancak bu potansiyel, yalnızca güvenilir, şeffaf ve kurallara dayalı bir ekonomi politikasıyla mümkün olabilir. Aksi halde, yatırımcı güveni kaybolur, sermaye başka yerlere kayar.
Türk halkı iki yüzyıldan uzun süredir anayasal yönetim, sivil temsil ve adalet için mücadele ediyor. Bu da, otoriterliğin Türkiye'nin “doğal hali” olduğu yönündeki efsaneyi çürütüyor. Dünya genelinde demokratik dayanışma, ortak geleceğimizin inşası için bugün her zamankinden daha önemli. Demokrasi gerilemesinin dalgası Türkiye'den başlamış olabilir. Ama buna karşı direniş de buradan başlayacak." kaynak
akaryakıt sektöründe faaliyet gösteren opet, sosyal medyada canlı yayında mustafa kemal atatürk'e küfreden bir çalışanın, bayilerinden birinde görevli olduğunu tespit ettikten sonra iş akdini feshettiğini duyurdu.
şirketin resmi açıklamasında, bu kişinin davranışının opet'in etik değerleriyle bağdaşmadığı belirtildi ve atatürk'e duyulan saygının altı özellikle çizildi. kamuoyuna yapılan bu net açıklama sonrası birçok kişi şirketin tavrını yerinde buldu.
entry'yi yazarken bile canım sıkılıyor. bu ülkede hâlâ ulu önder'e hakaret etmeyi "özgürlük" zanneden zavallılar var. neyse ki opet gibi şirketler, bu tarz olaylarda sessiz kalmıyor.
şirketin açıklamasını okuyanlar bilir: “gazi mustafa kemal atatürk'ü her zaman minnet ve şükranla anıyoruz, onun ilke ve değerleri doğrultusunda yürümeye devam ediyoruz” diye başlayan o cümle bile tek başına her şeyi özetliyor.
kısaca özet geçmek gerekirse:
bir çalışan atatürk'e küfretti.
opet bunu fark etti.
bayilik aracılığıyla çalışanı tespit etti.
ve derhal işine son verdi.
bazen bir şirketin duruşu, sadece ticari değil, toplumsal olarak da neyi temsil ettiğini gösteriyor.
helal olsun demeyeceğim, çünkü zaten yapılması gereken buydu. ama "suskun kalmadığınız için teşekkürler" diyebilirim.
şirketin resmi açıklamasında, bu kişinin davranışının opet'in etik değerleriyle bağdaşmadığı belirtildi ve atatürk'e duyulan saygının altı özellikle çizildi. kamuoyuna yapılan bu net açıklama sonrası birçok kişi şirketin tavrını yerinde buldu.
entry'yi yazarken bile canım sıkılıyor. bu ülkede hâlâ ulu önder'e hakaret etmeyi "özgürlük" zanneden zavallılar var. neyse ki opet gibi şirketler, bu tarz olaylarda sessiz kalmıyor.
şirketin açıklamasını okuyanlar bilir: “gazi mustafa kemal atatürk'ü her zaman minnet ve şükranla anıyoruz, onun ilke ve değerleri doğrultusunda yürümeye devam ediyoruz” diye başlayan o cümle bile tek başına her şeyi özetliyor.
kısaca özet geçmek gerekirse:
bir çalışan atatürk'e küfretti.
opet bunu fark etti.
bayilik aracılığıyla çalışanı tespit etti.
ve derhal işine son verdi.
bazen bir şirketin duruşu, sadece ticari değil, toplumsal olarak da neyi temsil ettiğini gösteriyor.
helal olsun demeyeceğim, çünkü zaten yapılması gereken buydu. ama "suskun kalmadığınız için teşekkürler" diyebilirim.
BTCTurk, 1 Temmuz 2013 tarihinde Kerem Tibuk tarafından kurulmuş olup, Türkiye'nin ilk, dünyanın ise dördüncü kripto para alım satım platformu olarak faaliyet göstermektedir . Kuruluşundan itibaren, Türk lirası ile Bitcoin ve diğer kripto paraların alım satımına olanak tanıyan bir platform olarak hizmet vermektedir .
2018 yılında, platformun yönetimi Özgür Güneri'ye devredilmiştir . Bu değişiklikle birlikte, BTCTurk'ün operasyonel yapısı ve stratejik yönelimi yeniden şekillendirilmiştir.
BTCTurk, kullanıcılarına Bitcoin (BTC), Ethereum (ETH), Ripple (XRP), Litecoin (LTC) gibi çeşitli kripto paraların alım satımını yapma imkanı sunmaktadır . Platform, kullanıcıların Türk lirası ile kripto para alım satımı yapabilmesi için Akbank, Denizbank, VakıfBank, Fibabanka ve Ziraat Bankası gibi bankalarla iş birliği yapmaktadır .
BTCTurk, güvenlik önlemleri kapsamında, kullanıcı hesaplarının korunması için iki faktörlü kimlik doğrulama (2FA) ve soğuk cüzdan depolama gibi yöntemler kullanmaktadır. Ayrıca, platformun güvenilirliğini artırmak amacıyla düzenli olarak bağımsız denetim firmaları tarafından denetlenmektedir .
BTCTurk, Türkiye'de kripto para sektörünün gelişimine katkıda bulunmak amacıyla çeşitli sponsorluk anlaşmaları yapmıştır. Bunlar arasında Türkiye Futbol Federasyonu ile yapılan sponsorluk anlaşmaları ve Yeni Malatyaspor ile gerçekleştirilen forma sponsorluğu yer almaktadır .
BTCTurk'ün merkezi İstanbul'da bulunmaktadır ve platform, Türkiye'deki yasal düzenlemelere uygun olarak faaliyet göstermektedir. Şirket, Eliptik Yazılım ve Ticaret A.Ş. adı altında, 100 milyon Türk lirası sermaye ile İstanbul Ticaret Odası'na kayıtlıdır .
Haberler
BTCTurk, Türkiye'deki kripto para piyasasının öncülerinden biri olarak, kullanıcılarına çeşitli kripto para birimlerinin alım satımını yapma imkanı sunmakta ve sektördeki gelişmeleri yakından takip etmektedir.
2018 yılında, platformun yönetimi Özgür Güneri'ye devredilmiştir . Bu değişiklikle birlikte, BTCTurk'ün operasyonel yapısı ve stratejik yönelimi yeniden şekillendirilmiştir.
BTCTurk, kullanıcılarına Bitcoin (BTC), Ethereum (ETH), Ripple (XRP), Litecoin (LTC) gibi çeşitli kripto paraların alım satımını yapma imkanı sunmaktadır . Platform, kullanıcıların Türk lirası ile kripto para alım satımı yapabilmesi için Akbank, Denizbank, VakıfBank, Fibabanka ve Ziraat Bankası gibi bankalarla iş birliği yapmaktadır .
BTCTurk, güvenlik önlemleri kapsamında, kullanıcı hesaplarının korunması için iki faktörlü kimlik doğrulama (2FA) ve soğuk cüzdan depolama gibi yöntemler kullanmaktadır. Ayrıca, platformun güvenilirliğini artırmak amacıyla düzenli olarak bağımsız denetim firmaları tarafından denetlenmektedir .
BTCTurk, Türkiye'de kripto para sektörünün gelişimine katkıda bulunmak amacıyla çeşitli sponsorluk anlaşmaları yapmıştır. Bunlar arasında Türkiye Futbol Federasyonu ile yapılan sponsorluk anlaşmaları ve Yeni Malatyaspor ile gerçekleştirilen forma sponsorluğu yer almaktadır .
BTCTurk'ün merkezi İstanbul'da bulunmaktadır ve platform, Türkiye'deki yasal düzenlemelere uygun olarak faaliyet göstermektedir. Şirket, Eliptik Yazılım ve Ticaret A.Ş. adı altında, 100 milyon Türk lirası sermaye ile İstanbul Ticaret Odası'na kayıtlıdır .
Haberler
BTCTurk, Türkiye'deki kripto para piyasasının öncülerinden biri olarak, kullanıcılarına çeşitli kripto para birimlerinin alım satımını yapma imkanı sunmakta ve sektördeki gelişmeleri yakından takip etmektedir.
Ali Ağaoğlu'nun sahip olduğu şirketiş. İyi ki de almamışım. 1 ayda yüzde 50 düşer mi bir hisse? Hem de yeni halka az oldu.
1-En yüksek hasılat : #ASTOR
2-En yüksek Esas Faaliyet kâr : #ASTOR
3-Satışlarını en çok artıran : #ALFAS
4-Favök'ünü en çok artıran : #ALFAS
5- En düşük F/K : #GESAN ve #CWENE
6-En düşük PD/DD : #GESAN ve #CWENE
7-En düşük FD/FAVÖK : #GESAN ve #CWENE
8-En yüksek Özsermaye Karlılığı : #ALFAS
9-En yüksek Aktif Karlılık : #ALFAS
10- En düşük kaldıraç : #EUPWR
11-En yüksek Piyasa Değeri : #ASTOR
12-En düşük Piyasa Değeri : #YEOTK
13-En yüksek İhracat Oranı : #ASTOR
14-En yüksek Brüt Kar Marjı : #ASTOR
15- En yüksek cari oran : #EUPWR
16-En düşük PD/NS : #CWENE
2-En yüksek Esas Faaliyet kâr : #ASTOR
3-Satışlarını en çok artıran : #ALFAS
4-Favök'ünü en çok artıran : #ALFAS
5- En düşük F/K : #GESAN ve #CWENE
6-En düşük PD/DD : #GESAN ve #CWENE
7-En düşük FD/FAVÖK : #GESAN ve #CWENE
8-En yüksek Özsermaye Karlılığı : #ALFAS
9-En yüksek Aktif Karlılık : #ALFAS
10- En düşük kaldıraç : #EUPWR
11-En yüksek Piyasa Değeri : #ASTOR
12-En düşük Piyasa Değeri : #YEOTK
13-En yüksek İhracat Oranı : #ASTOR
14-En yüksek Brüt Kar Marjı : #ASTOR
15- En yüksek cari oran : #EUPWR
16-En düşük PD/NS : #CWENE
Hükümet yetkilileri bu konuda nasıl bir açıklama yapacaklar acaba. Akkuyu nükleer santrali elektrik üretmeye başlayınca alım garantisi dolar üzerinden verilmiş mi verilmemiş mi onu da öğreneceğiz.
Ford Otosan, bu yıl içinde 2. temettü ödemesi kararı aldı ve 30 Ekim'de hisse başına net 26,78₺ temettü dağıtacağını duyurdu. Nakit temettü ödemeleri ise 1 Kasım'da hissedarların hesaplarına yansıtılacak. #FROTO
AK parti, Meclis'e sunmayı planladığı kentsel dönüşümde önemli değişiklik içeren kanun teklifi hazırlıyor. Bu teklife göre, kentsel dönüşümde kat malikleri arasında anlaşma oranı üçte ikiden salt çoğunluğa çekilecek, böylece karar alma süreci kolaylaşacak.
Yasa teklifiyle ayrıca Tebligat Kanunu'ndan kaynaklı gecikmeleri engellemeye yönelik düzenlemeler de yapılacak. Planlanan bu değişiklikler, kentsel dönüşüm uygulamalarında önemli etkiler yaratabilir.
Kanun teklifine göre, kentsel dönüşümde kat malikleri arasında anlaşma oranı üçte ikiden salt çoğunluğa çekilecek. Bu, kat maliklerinin yarısından bir fazlası ile karar alınabilmesi anlamına gelir, yani salt çoğunluk sağlanması gerekecek. rdu.
Yasa teklifiyle ayrıca Tebligat Kanunu'ndan kaynaklı gecikmeleri engellemeye yönelik düzenlemeler de yapılacak. Planlanan bu değişiklikler, kentsel dönüşüm uygulamalarında önemli etkiler yaratabilir.
Kanun teklifine göre, kentsel dönüşümde kat malikleri arasında anlaşma oranı üçte ikiden salt çoğunluğa çekilecek. Bu, kat maliklerinin yarısından bir fazlası ile karar alınabilmesi anlamına gelir, yani salt çoğunluk sağlanması gerekecek. rdu.
Cinsiyet değiştiren internet fenomeni. Eski videolarına da baktım da zaten değiştirmesi gerekiyormuş. Babasını da anlamak lazım. Onun için de çok zor. Bu bir insan fıtratı gerçeği.
Arda bektaş erkek hali
![arda bektaş arda bektaş]()
Arda bektaş kadın halı
![arda bektaş arda bektaş]()
Arda bektaş erkek hali
Arda bektaş kadın halı
Tahir Büyükkörükcü Camii'nde İmamlık yapan Seyfullah akyiğit adlı şahsın vaazında ifade ettiği sözlerdir.
"Hatay depremi oldu biliyorsunuz. Ordaki hoca kardeşlerimiz bizzat yaşadıkları olayı şöyle anlatıyorlar: 3-5 hafta geçti cenazeleri yıkıyoruz. Tabi cenazeler kokmaya başladı. İçinden bir tane cenaze çıktı, hiç bir pis koku yok. Hatta içinden mis gibi bir koku geliyor. Hepsi kokmuş cenazelerin. Ama içinden biri mis gibi kokuyor; araştırdık sorduk kimdir bunun yakını. Hayattayken ne iş yapardi diye sorusturduk. Suriyeli bir kardeşimizmiş. Tam bir peygamber aşığıydı dediler. Resûlulla'a naat yazardı şiirler yazardı. Gece gündüz dilinden Resulullah'ın aşkı eksik olmazdı. Allahu Ekber.."
Timur Selçuk'un pireli şarkısının sözleri:
bu ne acayip bilmece
ne gündüz biter ne gece
kime söylesek derdimizi
ne hekim anlar ne hoca
kimi işinde gücünde
kiminin donu yok kıçında
ağız var burun var kulak var
ama hepsi başka biçimde
bu düzen böyle mi gidecek
pireler filleri yutacak
yedi nüfuslu haneye
üç buçuk tayın yetecek
karışık bir iş vesselam
deli dolu yazar kalem
yazdığı da ne bir sürü
ipe sapa gelmez kelam
kimi peygambere inanır
kimisi aç köstek dolanır
kimi katip olur yazı yazar
kimi sokaklarda dilenir
kimi kılıç takar böğrüne
kimi uyar dünya seyrine
gündüzleri baba hayrına
geceleri karı hesabına
bu düzen böyle mi gidecek
pireler filleri yutacak
yedi nüfuslu haneye
üç buçuk tayın yetecek
karışık bir iş vesselam
deli dolu yazar kalem
yazdığı da ne bir sürü
ipe sapa gelmez kelam
bu düzen böyle mi gidecek
pireler filleri yutacak
yedi nüfuslu haneye
üç buçuk tayın yetecek
karışık bir iş vesselam
deli dolu yazar kalem
yazdığı da ne bir sürü
ipe sapa gelmez kelam
bu ne acayip bilmece
ne gündüz biter ne gece
kime söylesek derdimizi
ne hekim anlar ne hoca
kimi işinde gücünde
kiminin donu yok kıçında
ağız var burun var kulak var
ama hepsi başka biçimde
bu düzen böyle mi gidecek
pireler filleri yutacak
yedi nüfuslu haneye
üç buçuk tayın yetecek
karışık bir iş vesselam
deli dolu yazar kalem
yazdığı da ne bir sürü
ipe sapa gelmez kelam
kimi peygambere inanır
kimisi aç köstek dolanır
kimi katip olur yazı yazar
kimi sokaklarda dilenir
kimi kılıç takar böğrüne
kimi uyar dünya seyrine
gündüzleri baba hayrına
geceleri karı hesabına
bu düzen böyle mi gidecek
pireler filleri yutacak
yedi nüfuslu haneye
üç buçuk tayın yetecek
karışık bir iş vesselam
deli dolu yazar kalem
yazdığı da ne bir sürü
ipe sapa gelmez kelam
bu düzen böyle mi gidecek
pireler filleri yutacak
yedi nüfuslu haneye
üç buçuk tayın yetecek
karışık bir iş vesselam
deli dolu yazar kalem
yazdığı da ne bir sürü
ipe sapa gelmez kelam
BIST Katılım Endeksine Yeni Eklenen Hisseler: Arzum Ev Aletleri, Anadolu Isuzu, Fade Gıda, Frigo Pak Gıda, Göltaş Çimento, Gur-sel Turizm Taşımacılık, Kafein Yazılım, Logo Yazılım, Parsan, Sanel Mühendislik, Vestel, Ziraat GMYO
BIST Katılım Endeksinden Çıkarılan Hisseler: Ahlatcı Doğalgaz, Astor Enerji, Çimsa, Galata Wind Enerji
BIST Katılım 100 Endeksine Eklenen Hisseler: Anadolu Isuzu, CW Enerji, Formet Metal ve Cam, Kaleseramik, Koza Polyester, Logo Yazılım, Vestel
BIST 100 Katılım Endeksinden Çıkarılan Hisseler: Ahlatcı Doğalgaz, Astor Enerji, Çimsa, Galata Wind Enerji
BIST Katılım 50 Endeksine Eklenen Hisseler: Akçansa, Asce GMYO, Anadolu Isuzu, Boğaziçi Beton Sanayi, CW Enerji, Kayseri Şeker Fabrikası, Koza Polyester, Katılımevim, Penta Teknoloji, Vestel, Yeo Teknoloji
BIST Katılım 30 Endeksine Eklenen Hisseler: Asce GMYO, CW Enerji, Karsan Otomotiv, Kaleseramik, Mavi Giyim, Penta Teknoloji, Tukaş, Vestel, Yeo Teknoloji Enerji
BIST Katılım Sürdürülebilirlik Endeksine Eklenen Hisseler: Logo Yazılım, Sun Tekstil, Vestel
BIST Katılım Temettü Endeksine Eklenen Hisseler: Arzum Ev Aletleri, Kafein Yazılım
BIST Katılım Endeksinden Çıkarılan Hisseler: Ahlatcı Doğalgaz, Astor Enerji, Çimsa, Galata Wind Enerji
BIST Katılım 100 Endeksine Eklenen Hisseler: Anadolu Isuzu, CW Enerji, Formet Metal ve Cam, Kaleseramik, Koza Polyester, Logo Yazılım, Vestel
BIST 100 Katılım Endeksinden Çıkarılan Hisseler: Ahlatcı Doğalgaz, Astor Enerji, Çimsa, Galata Wind Enerji
BIST Katılım 50 Endeksine Eklenen Hisseler: Akçansa, Asce GMYO, Anadolu Isuzu, Boğaziçi Beton Sanayi, CW Enerji, Kayseri Şeker Fabrikası, Koza Polyester, Katılımevim, Penta Teknoloji, Vestel, Yeo Teknoloji
BIST Katılım 30 Endeksine Eklenen Hisseler: Asce GMYO, CW Enerji, Karsan Otomotiv, Kaleseramik, Mavi Giyim, Penta Teknoloji, Tukaş, Vestel, Yeo Teknoloji Enerji
BIST Katılım Sürdürülebilirlik Endeksine Eklenen Hisseler: Logo Yazılım, Sun Tekstil, Vestel
BIST Katılım Temettü Endeksine Eklenen Hisseler: Arzum Ev Aletleri, Kafein Yazılım
Açılımını bilmiyordum. Teşekkür. Aslında herkesi kucaklayan bir oluşummuş. Neden öcü gibi gösteriyorlar ki?
Bunu bile devletin ihsan gibi göstermesi, ne kadar geri kalmış olduğumuzu gösteriyor. Herkes harçlığı ile alabilae bunları, siyaset malzemesi yapmasanız olmaz mı?
Alkışlarla Yaşıyorum, video paylaşımı üzerine odaklanmış bir platform olarak 1 Eylül 2004 tarihinde kurulmuş bir internet sitesiydi.
alkislarlayasiyorum.com, kullanıcıların komik videolar, ilginç anılar ve eğlenceli içeriklerini paylaşmaları için bir alan sunuyordu. Ancak, Alkışlarla Yaşıyorum'un bu heyecan verici yolculuğu 24 Temmuz 2020'de sona erdi ve yayın hayatını sonlandırdı.
Sitenin kapanması, uzun yıllar boyunca internet kullanıcılarının eğlence ve paylaşım deneyimlerine katkı sağlamış bir platformun sona erdiğini işaret etti. Bu süreç, internet dünyasının hızla değişen dinamiklerine bağlı olarak, çeşitli nedenlerle sona eren birçok web sitesinden sadece biri olarak görülebilir.
Alkışlarla Yaşıyorum'un kapanması, dijital dünyanın sürekli evrilen yapısını ve kullanıcıların tercihlerindeki değişiklikleri yansıtan bir örnek teşkil ediyor.
Siteyi 2004 yılında 100.000.000 TL'ye satışa çıkarmıştı yapan kişi. 6 sıfır atılınca 100 TL'ye düşüyor tabi bu fiyat. Alsam mı diye düşünmüştüm ama almamıştım. Wordpress temadan oluşmuş bir siteydi. Blogcu.com satın almıştı bu siteyi. blogcu.com, yemektarifleri.com ve fotokritik.com gibi sitelerin de sahibiydi. Şu anda hepsi kapanmış.
Türk girişimcilerin açtığı ve bir süre sonra hüzünlü şekilde son bulan projeler:
alkislarlayasiyorum.com
Ressim.net
hemenyukle.com
blogcu.com
fotokritik.com
hemenyukle.com
iyinet.com
alkislarlayasiyorum.com, kullanıcıların komik videolar, ilginç anılar ve eğlenceli içeriklerini paylaşmaları için bir alan sunuyordu. Ancak, Alkışlarla Yaşıyorum'un bu heyecan verici yolculuğu 24 Temmuz 2020'de sona erdi ve yayın hayatını sonlandırdı.
Sitenin kapanması, uzun yıllar boyunca internet kullanıcılarının eğlence ve paylaşım deneyimlerine katkı sağlamış bir platformun sona erdiğini işaret etti. Bu süreç, internet dünyasının hızla değişen dinamiklerine bağlı olarak, çeşitli nedenlerle sona eren birçok web sitesinden sadece biri olarak görülebilir.
Alkışlarla Yaşıyorum'un kapanması, dijital dünyanın sürekli evrilen yapısını ve kullanıcıların tercihlerindeki değişiklikleri yansıtan bir örnek teşkil ediyor.
Siteyi 2004 yılında 100.000.000 TL'ye satışa çıkarmıştı yapan kişi. 6 sıfır atılınca 100 TL'ye düşüyor tabi bu fiyat. Alsam mı diye düşünmüştüm ama almamıştım. Wordpress temadan oluşmuş bir siteydi. Blogcu.com satın almıştı bu siteyi. blogcu.com, yemektarifleri.com ve fotokritik.com gibi sitelerin de sahibiydi. Şu anda hepsi kapanmış.
Türk girişimcilerin açtığı ve bir süre sonra hüzünlü şekilde son bulan projeler:
alkislarlayasiyorum.com
Ressim.net
hemenyukle.com
blogcu.com
fotokritik.com
hemenyukle.com
iyinet.com
AKP'li olduktan sonra Mehmet Ali Çelebi'ye 28 milyonluk Bentley Flying Spur V8 550 model araç tahsis edilmiş. Ben de yandaş gazeteciyim diye geziyorum ama bir avantasını göremedim daha.
Vekilime siyahı daha yakışırdı ama bu rengini bulabildim.
Bentley Flying Spur V8 550
![mehmet ali çelebi mehmet ali çelebi]()
Vekilime siyahı daha yakışırdı ama bu rengini bulabildim.
Bentley Flying Spur V8 550
Her türk vatandaşı onların bir an önce gitmesini istiyor. Yüzde 3'lük kesim kesinlikle bir şekilde sığınmacılardan yana menfaati olanlardır. Yoksa ülkenin uçuruma gidişine kimse destek vermez.
#ülkemdesığınmacıistemiyorum
#ülkemdesığınmacıistemiyorum
#DMRGD
📢 Talep Toplama Tarihleri
21-22 Eylül 2023
🔹𝟳𝟱.𝟬𝟬𝟬.𝟬𝟬𝟬 Lot
🔹Fiyat 𝟭𝟬,𝟮𝟰 𝗧𝗟
🔹Bireysele Eşit Dağıtım ( Halka Arz Kısmından )
🔹Payların %𝟱𝟰'ü Bireysel Yatırımıcıya Tahsis Edilmiştir.
🔹𝟰𝟬.𝟱𝟬𝟬.𝟬𝟬𝟬 lot 𝗕𝗶𝗿𝗲𝘆𝘀𝗲𝗹 yatırımcıya ayrıldı.
📢 Talep Toplama Tarihleri
21-22 Eylül 2023
🔹𝟳𝟱.𝟬𝟬𝟬.𝟬𝟬𝟬 Lot
🔹Fiyat 𝟭𝟬,𝟮𝟰 𝗧𝗟
🔹Bireysele Eşit Dağıtım ( Halka Arz Kısmından )
🔹Payların %𝟱𝟰'ü Bireysel Yatırımıcıya Tahsis Edilmiştir.
🔹𝟰𝟬.𝟱𝟬𝟬.𝟬𝟬𝟬 lot 𝗕𝗶𝗿𝗲𝘆𝘀𝗲𝗹 yatırımcıya ayrıldı.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?