ekrem imamoğlu'nun tutuklanmasının 100. gününde saraçhane'de

nietzschen nicimi
2025 yılının 19 Mart günü, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, Yüksek Seçim Kurulu üyelerine hakaret ettiği iddiasıyla kesinleşen ceza gerekçesiyle tutuklanmıştı. Siyasi iklimde uzun süredir beklenen bir kırılma noktasıydı bu. O günden bu yana tam 100 gün geçti.

Bu 100 gün boyunca hem yargı süreci hem de muhalefetin tavrı sıkça tartışma konusu oldu. CHP içinde liderlik tartışmaları sürerken, İmamoğlu'nun tutukluluğu, muhalefet tabanında büyük bir dayanışma ve reaksiyon doğurdu.

1 Temmuz 2025 Salı akşamı saat 20.30'da, İstanbul Saraçhane Meydanı, bu süreci protesto etmek ve hafızayı tazelemek isteyen binlerce insanı ağırlamaya hazırlanıyor. Sosyal medyada #100Karası etiketiyle organize edilen buluşmanın, İmamoğlu'nun siyasi mücadelesine sahip çıkma çağrısı olduğu kadar, otoriterleşmeye karşı toplumsal direnişin de bir simgesi olması hedefleniyor.

Kimi için bir anma, kimi için bir uyanış. Ama herkes için hatırlanması gereken bir gün .

kılıçdaroğlu'nun bitmek bilmeyen koltuk sevdası

bizim yolcu
Kemal Kılıçdaroğlu, siyasetin sahnesinden tam anlamıyla çekilmeye hiç niyeti olmadığını bir kez daha gösterdi. Bugün Ankara'da görülen mahkeme, CHP içindeki tüzük tartışmalarının yargıya taşınmasının ne kadar ciddi bir iç kriz doğurduğunu ortaya koyarken, Kılıçdaroğlu'nun kurultay sürecine dair yaptığı son açıklamalar, “görev istenmez, verilir” kalıbına sığınarak koltuğa geri dönüş niyetini perdelemeye çalışması olarak yorumlandı.

Özgür Özel'in genel başkanlık koltuğuna oturmasından bu yana geçen sürede CHP içinde “emanetçi mi değil mi” sorusu hiç tam anlamıyla gündemden düşmedi. Ancak son yaşananlar, Kılıçdaroğlu'nun siyasetten değil, sadece spot ışıksızlıktan emekli olduğunu gösteriyor. Parti tabanında ise bu durum “koltuk sevdası artık politik bir refleks değil, kişisel bir ısrara dönüştü” şeklinde değerlendiriliyor. Mahkeme süreci, sadece CHP'nin değil, muhalefetin geleceğinin de şekilleneceği yeni bir yol ayrımına işaret ediyor.

özgür özelin yavaş yavaş lidere evrilmesi

nietzschen nicimi
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, başkanlık koltuğuna oturduğunda birçok kişi onu sadece geçiş dönemi figürü olarak görüyordu. Ancak özellikle son haftalarda attığı adımlar, bu algıyı değiştirmeye başladı. Ekrem İmamoğlu'nun olası adaylığı konusunda geri adım atmaması, onun arkasında net biçimde durması ve partiyi sokakta da görünür kılma çabaları — örneğin mitingler düzenleyerek toplumsal muhalefeti canlandırma hamleleri — Özel'in daha kararlı bir lider profiline evrildiğini düşündürtüyor.

Ancak bu tabloya gölge düşüren detaylar da var. Özel'in asgari ücrete üç ayda bir zam yapılmalı önerisi ile din eğitimi üzerine yaptığı açıklamalar, hâlâ bir tür “acelecilik” ve hazırlıksızlık havası taşıyor. Bu söylemler, teknik detaydan ve kamuoyunun hassasiyetlerinden uzak olunca, gündemi belirlemek yerine gereksiz tartışmaların kapısını aralıyor.

Özel'in liderlik yolunda önemli sinyaller verdiği açık. Ama hâlâ iletişim ve politika geliştirme sürecinde ciddi bir danışman eksikliği olduğu da ortada. Yani bir yandan siyaseten güçleniyor, ama diğer yandan bazı açıklamalarıyla kendi attığı adımların gölgesinde kalıyor.

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol