küçük esnaf “zaten geçinemiyoruz” diye açıklıyor,
büyük esnaf “maliyet çok yüksek” diyor,
müşteri de “aman fiş almasam ne olacak” diyerek gönüllü oluyor.
böylece vergi,
sadece bordrolulara kısmet oluyor.
çünkü bu ülkede en masum gibi görünen sorunun cevabı bile
gizli bir vergi kaçırma protokolüne bağlıdır:
“kart mı nakit mi?”
“nakit çekersek indirim yaparız.”
“fiş almazsan şöyle olur...”
“kendi aramızda halledelim abi.”
ve bu sistem o kadar normalize oldu ki,
kimse bunu hile gibi bile görmüyor.
vergiden kaçmak değil,
sistemi aşmak gibi anlatılıyor.
ama sonunda:
vergi yükü bordroda ezilen çalışana kalıyor,
kamu hizmeti azalıyor,
devlet açığı artıyor,
ama hâlâ “millet devleti soyuyor” denmiyor.
çünkü herkes, en az bir kere
“fiş alma, daha uyguna olur” cümlesine “tamam” dedi.
kısaca:
vergi kaçırmak bu ülkede suç değil, neredeyse yaşam stili oldu.
sadece hazine değil vicdan da eriyor.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?