zoobi'ye yara yara girecek başlıklar

cografya kaderdir
(bkz: vin diesel gibi minibüse binmek)

(bkz: angelina gibi bakıp kiranın artmasına razı olmak)

(bkz: brad pitt tipiyle aile çay bahçesinde oturmak)

(bkz: jason statham gibi simit bölmek)

(bkz: emma watson gibi zamlara mantıklı açıklama beklemek)

(bkz: tom cruise edasıyla emlakçı gezmek)

(bkz: keanu reeves gibi metroda içe kapanmak)

(bkz: scarlett johansson gibi görünmek ama sabah 6 otobüsüne binmek)

(bkz: dwayne johnson gibi olup kart limiti yetmemek)

(bkz: margot robbie gibi davranıp su faturasını taksitle ödemek)
cografya kaderdir
(bkz: ağlayarak esneyen erkeklerin karizması)
→ hem güçlü hem kırılgan… tam TRT1 babası.

(bkz: biri kahve içerken göz teması kurunca kendini baristaya anlatmak zorunda hissetmek)
→ “vallahi filtre seviyorum sadece ama moka pota geçebilirim…”

(bkz: aynaya bakıp 'ben niye hâlâ buradayım lan' diyerek diş fırçalamak)
→ existential crisis with colgate fresh mint 🫠

(bkz: doğalgaz faturasını görünce kombiye iyi davranmaya başlamak)
→ “yani istersen biraz daha düşük açarız, sen üşüme yeter ki…”

(bkz: markette arkasını dönünce fiyat artmış mı diye tekrar etikete bakan vatandaş)
→ etiketi değil, hayalleri kontrol ediyor aslında.

(bkz: evde kimse yokken daha estetik yürüyen insan modeli)
→ hollywood teklif edecek zannediyor ama sadece çöp dökmeye gidiyor.

(bkz: yolda mendil satan çocuğa çok üzülüp 1.5 saniye sonra story atan insan)
→ duygu geçişi makas gibi: hızlı ve keskin.

(bkz: balkonda sigara içerken kendini netflix dizisinde sanan kişi)
→ 3. katta oturuyor ama bakışı Manhattan.

(bkz: ankara ayazı'nda burun ucunu kaybedip hâlâ trip atan insan)
→ “üşüyorum ama sen daha çok soğuttun.”

(bkz: gözlük takınca daha zeki sanılan ama hâlâ karpuzu seçemeyen tip)
→ Harvard değil manav testinden geçemiyor.

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol